OSMANLIDA AHŞAP SANATI

Geçmişten bu yana ahşap, dünya'nın her yerinde birbirinden farklı sanatçılar tarafından özenle işlenmiştir. Her sanatçı ahşaba kendi yorumunu kendi dokunuşlarını katmıştır. Türk tarihine bakıldığında ise en başarılı ahşap örnekleri Osmanlı döneminde verilmiştir. Özellikle Türklerin İslamiyeti kabul etmesiyle de ahşap sanatı bambaşka bir boyut kazanmıştır. Bu gelişmelerin ardından ahşap sanatı ve ahşap uygulamaları hayatımızın her alanına hızla yayılmıştır. Kimi zaman mimaride sütun ve sütun başlığı olarak kimi zaman da kiriş olarak kullanılmıştır.

Ayrıca ahşap pencere, kapı, mihrap, tavan, balkon korkuluğu, sehpa, çekmece gibi hayatımızı hem kolaylaştıran hem de estetik anlamlar yükleyen vazgeçilmez bir uygulama haline gelmiştir.
Osmanlı döneminin her aşamasında ahşap farklı bir boyut kazanmış ve çeşitlilik göstermiştir. Kısacası Osmanlı'da ahşap işçiliğe büyük önem verilmiştir. Bunu kanıtlayan en önemli örnek ise Hassa Mimarlar Ocağı'nda yetişen Mimar Sinan'ın mimarlıktan önce marangozluk öğrenmesidir. Ahşap işçiliğinin hem teknik hemde gösteriş açısından en güzel örnekleri 16. ve 17. yüzyılda görülmektedir.